ROL aldığı komedi yapımlarıyla tanınan Murat Cemcir, oyunculuğa dair konuştu. “Empati” programında Ahmet Mümtaz Taylan’ın konuğu olan ünlü oyuncu, ilk tiyatro oyunu “Büyük Âşıkların Sonuncusu”ndan bahsederken “Sinemayı gereğinden fazla anlamlandırıyormuşum. Tiyatro yapınca o duygum ilk oyunda geçti” itirafında bulundu.
ANNEM ÂŞIK OLDUĞUM İLK KADIN
Murat Cemcir, ilham kaynağının annesi olduğunu söyledi: “Annem âşık olduğum ilk kadın. Bugün herhangi bir şey yazabiliyorsam, yapabiliyorsam kaynağı annemdir. Çok ciddi şakalar yapar, hiç şaka yapıyormuş gibi değildir. Çok kıymetli. En üzgün olduğu anlarda şaka yapar güldürür. En sinirli olduğun anda şaka yapar sakinleştirir. En gevşek, en miskin olduğunda laf sokar, dikilirsin hemen.”
EVLİLİĞİ HİÇ DÜŞÜNMEDİM
Evlilik hakkında da konuşan oyuncu, nikâh masasına oturmayı hiç düşünmediğini, ancak annesiyle babasının torun beklentisi içinde olduğunu dile getirdi: “Evliliği şu ana kadar hiç düşünmedim. Akrabalarımın, kuzenlerimin, ailemin evliliği çok mutlu. Bizim toprağımız çok özel bir toprak, neşeliyiz. Anne baba da ister ya, bir oğulları bir kızları var, torun görmek istiyor onlar da.”
YAZLARI TARLADA ÇALIŞIRDIM
Murat Cemcir, Ahmet Mümtaz Taylan’ın “Nasıl bir aileye doğdun?” sorusuna şöyle yanıt verdi: “Niksar’da doğdum. Zor ve güzel bir çocukluktu. Zorluğu şuradan; kalabalık bir aileydi. Anne ve baba tarafı çok kardeş, çok kuzen vardı. Annemin dört, babamın beş kardeşi var. Onların çocuklarıyla beraber yazlarımız Niksar’da geçerdi. Kışları okurdum, yazları tarlada çalışırdım. Toprağı çok iyi bilirim haliyle. Mutlu bir çocuktum. Köyde 48 hane vardı, o 48 hane sanki tek bir aile gibiydik.”
İSPAT ÇABASI İÇİNDEYDİM
Eğitim almadan oyunculukta başarı elde etmenin zor olduğunu söyleyen Murat Cemcir, “Zor meslek. Ben bunun okulunu okumadım. Hep bir ispat çabası içerisindeydim. Babamla Anadolu’yu çok gezdiğim için çok insan tanıdım. Bu da bana çok şey kattı” dedi.